Edirne'de kuraklık nedeniyle kuruma noktasına gelen Tunca ve Meriç nehirlerinin debileri, aralık ayındaki yağışlarla yaklaşık üç katına çıktı. Devlet Su İşleri (DSİ) verilerine göre, Tunca Nehri'nin debisi 3 metreküp/saniyeden 8 metreküp/saniyeye, Meriç Nehri'nin debisi ise 37 metreküp/saniyeden 96 metreküp/saniyeye yükseldi. Bu artış, özellikle yaz aylarında yaşanan aşırı sıcaklar ve kuraklığın ardından çiftçiler için sevindirici bir haber oldu. Ayçiçeği üreticileri kuraklık nedeniyle verim kaybı yaşamış, çeltik tarlaları dönüşümlü sulama ile ayakta tutulmuştu. Ekim ve kasım aylarında yağışsız geçen dönemde buğday ekimi kuru toprağa yapılmıştı. Bulgaristan'daki yağışların da etkisiyle nehirlerdeki su seviyesi önemli ölçüde arttı. Ancak bu artışın barajlara yansıması sınırlı kaldı.

Edirne'de Yağışlar ve Kuraklığın Etkileri

Edirne Genç Çiftçiler Derneği Başkanı Egemen Ilgın, kasım ayının özellikle kurak geçtiğini ve yağış oranının geçen yıla göre yüzde 71 daha düşük olduğunu belirtti. Bu durum, ekim çalışmalarını olumsuz etkilemiş, toprak işleme zorlaşmış ve buğdaylarda böceklenme gibi sorunlar yaşanmıştı. Aralık ayındaki yağışlar ise hem sıcaklıkları düşürdü hem de zararlıları doğal yollarla uzaklaştırdı. Ilgın, "Yağmur demek bereket demektir. Çiftçinin motivasyonunu artırır" diyerek yağışların önemini vurguladı. Ancak yağışların dengesiz dağılımının hızlı buharlaşmaya ve kuraklığa yol açabileceğini de ekledi. Suyun tutulması ve yaz döneminde kullanılması için yatırımlara ihtiyaç duyulduğu belirtildi.

Barajlardaki Doluluk Oranı

DSİ verilerine göre, bölgedeki 14 barajın doluluk oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 44'ten yüzde 41'e düştü. Nehirlerdeki su seviyesindeki artışın barajlara yansımamasının nedeni olarak, toprağın suya olan yüksek ihtiyacı gösterildi. Süloğlu Barajı'nda istenilen su seviyesine ulaşılamadığı belirtildi. Suyun büyük bir kısmının tarımsal sulamada kullanıldığı (yüzde 74) ve bu nedenle sulama yatırımlarının artması gerektiği vurgulandı.

Çiftçiler İçin Olumlu Gelişme

Son yağışların özellikle ekili buğday için faydalı olduğunu belirten Ilgın, buğdayın kış bitkisi olduğunu ve yağmura ihtiyacı olduğunu söyledi. Yağışlar hem toprağı nemlendirip tarımsal kuraklığın önüne geçmeyi sağladı, hem de sıcaklıkları düşürerek zararlıların etkisini azalttı. Bu durum, çiftçiler için sevindirici bir gelişme olarak değerlendirildi. Ancak uzmanlar, mart ayından itibaren tekrar kuraklık riskinin olabileceğini belirtti ve önlem alınması gerektiğini vurguladı.